Sayfalar

21 Aralık 2015 Pazartesi

...ACI...

İnanamıyorum. Sergül ablanın instagram ve facebook hesaplarındaki paylaşımını görünce yıkıldım. Çok zor bir sınavları var. Çok zor bir görevleri... 
Rabbim sabır versin. Dayanma gücü versin. Yardım etsin. Anlayamayacağım kadar büyük bir acı. Tarifi de tesellisi de olmaz. Söylenebilecek söz yok. Keşke elimizden birşey gelse tereddüt etmeden yapılır.
Sergül abla zaten çok güzel demiş. Allah çok sevmiş, melek yapmış Efsun'u. 
Dualarımız Kato çiftiyle ve onların aileleriyle...

13 Kasım 2015 Cuma

Haydi Renkli Tırtıl'ın Çekilişine



Renkli Tırtıl blogunun doğum günü için çok kapsamlı bir çekiliş yapıyor. Hadi bakalım inşallah bana çıkar çok heyecanlandım ^_^
Çekiliş linki için tık..

16 Ağustos 2015 Pazar

Huuu huuu 0.0

İlk defa telefondan yazı paylaşıyorum. Ayyy çok heyecanlı :D .

Sınavdı tercihti derken çok yoruldum ve miskinlik günlerine başladım. Ne bloggerdan yazı yayınlayabildim ne bir kitap okuyabildim. varsa yoksa yatış :D .
Ama Avatar'ı bitirdim. Yazısı taslaklarda. En kısa zamanda onu da görürsünüz (de ben bu miskinliği atarsam) Şimdi de The Mermaid'i izliyorum. Başka da bir şey yaptığım yok. Ama 2 yılın yorgunluğu canııım öyle kolay çıkmaz :P. 

Bu sıralar böyle işte. Hep bir yazı başlıyorum, ama bir türlü toparlayamıyorum. Bu sefer oldu galiba. Off daha bir de odamın her yerine dağılmış olan test kitapları falan var :( . Onları toplayıp, paketleyip yerlerine göndersem iyice rahatlayacağım. 

İşte böyle hala oralarda bir yerlerde beni bekleyen takipçilerim. Yavaş yavaş geliyorum ^_^

Haa bu arada instagram açtım. Yarın bilgisayardan yana yeni bir hesaplarim kısmısı ekleyeceğim zaten, ulaşabilirsiniz.

Çok ama çok ihmal ettim. Biliyorum. Özür diliyorum herkesden. Ama artık buralardayım. Beklerim...

0_0

2 Ağustos 2015 Pazar

Geç Kalmış Bir Mim ^^

        Yaklaşık 1 yıl önce lower K beni mimlemişti. Ben de artık taslaklarda duracağına düzenleyip de yayımlamanın vakti geldi dedim ve işte eskilerden bir mim :)

Ne sıklıkla kitap okursunuz?
       2 yıldır YGS-LYS öğrencisiyim. Bu sırada çok okuyamadım ama bundan önce 1-2 haftada bir kitap bitirirdim.

En sevdiğiniz yazarlar?
         Yazar ayırt etmem. Zaten hangi yazar olursa olsun kitabı okurken bir başına okumayız bence. Yazar da bize eşlik eder bu sürede. Sonuçta bir şekilde hepsiyle vakit geçiririz. Bu yüzden hepsini çok severim çünkü hepsiyle en azından bir kitaplık sürede vakit geçiririz :)

En beğendiğin kitaplar?
       Çok fazla aklıma gelmedi şimdi pat diye sorunca :) Ama bir kaç tane örnek verebilirim:
Maksim Gorki - Çocukluğum
İskender Pala - Efsane
İskender Pala - Od
Reşat Nuri Güntekin - Çalıkuşu
Reşat Nuri Güntekin - Dudaktan Kalbe
Jane Austen - Aşk ve Gurur
Charlotte Brontë - Jane Eyre
Dan Brown - İhanet Noktası
 ve daha bir çokları :)

Yerli/yabancı hangi yazarların kitaplarını tercih edersin?
       Türüne göre. Mesela bir fantastik-kurgu türünde yabancı yazarlar daha başarılı bence. Ama tarihi kitaplar konusunda çok titizlikle yerli yazarları tercih ederim. Çünkü kendi tarihimizi yabancı yazarlardan öğrenmek çok da hoş değil bence. Ha ama o konuda bilgi sahibi olup da farklı gözlerden de görmek için yabancı yazarları tercih ederim tabi.
Bir de klasik eserler var tabi. Bence bu konuda da yerli-yabancı tüm klasikler baş tacıdır, laf ettirmem. Hepsinin kendine özü bir dünya görüşü bir üslubu var. Öncelik gerektirmez şekilde önemliler bence :)

Bugüne kadar en beğendiğin kitap serisi?
      Çok şaşıracaksınız ama ben Yüzüklerin Efendisi ve Harry Potter serilerinin kapağını dahi açmadım. Yaşıtlarım  Orta Dünya'da ve Hogwarts Büyücülük Okulunda büyümüşken ben Narnia'daydım.
Sonuç olarak Narnia Günlükleri benim en sevdiğim seridir :)

Daha çok hangi tarz okumaktan hoşlanırsın?
     Hemen hemen her tür kitabı okurum. Ama felsefe kitaplarına tahammül edemiyorum. 
     Ama bu yıl dershanedeki bir arkadaşımla din-felsefe üzerine uzuuuuuuncaaa bir tartışma yaptık. Tartışmanın sonunda bir karar verdim: En azından bir daha böyle bir ortama girersem inançlarımı neye karşı savunduğumu bilmek istiyorum yani ufaktan ufaktan felsefe de okumak için zorlamalıyım kendimi.

En son hangi kitabı okudun?
ya Ölümsüz Juliet -Stacey Jay
ya da Başlat - Ernest Cline 
ya da Kayıp Dünya - Sir Arthur Conan Doyle  
hatırlamıyorum sınava çalışıyordum :)

Şu anda hangi kitabı okuyorsun?
     Akşam Çayı. Hala bitmedi araya İzmir tatili girdi de :)

Kitap blogları hakkında ne düşünüyorsun? Yeterli mi?
     Bence çok başarılılar. Kitabın yorumları, kalitesi yazarın üslubu bir çok konuda bilgilendiriyorlar. Ama yeterli mi? Bence hiç bir zaman yeterli olmaz. Çünkü kitap yorumu kişiden kişiye göre değişir. Yani bir kitabın okuyucu kadar farklı nüshası vardır. Bir kitap blogunun yaptığı öznel değerlendirme kimisinin yorumuna tamamen ters olabilir. Sonuç olarak daha çok yorum ve eleştiri için her zaman daha çok okuyucu ve kitap blogu gerekir :)

Kitap okumak sizin için ne ifade ediyor?
    Nefes almak gibi. Dünyanı stresinden kaçıp bambaşka bir diyarda görünmez olarak at koşturuyorsun, yeni bir kimliğe bürünüyorsun. Harika! :)

   Eveeeeeet işte bu kaadaaaaar. 
Ben yapmak için geç kaldığımdan bu mimi yapmayan kalmadı tabi. Mimleyecek kimse de olmadığına göre gidip biraz da 1800ler New York sosyetesinin içine karışayım :) 


13 Temmuz 2015 Pazartesi

Döndüüüm ^^

Çooook uzuuun bir aradan sonra yine geldiiim ^^

YGS-LYS telaşını atlattım şimdi daha büyük bir sıkıntı var tercih dönemi :(

Tercih için tasiye verebilecek olursa hayır demem:( 
Bilgisayar düşünüyorum, Diyetetik istiyorum, Genetik de kafamı karıştırıyor :)
Herkese soruyorum ne yapayım diye. Biri genetik yaz diyor, biri bilgisayar iyi diyor, BİRİ ODTÜde tutuyorsa jeoloji yaz diyor, biri yaz ücretli tıp baban ödesin diyor :) İşin garip tarafı bana hepsi mantıklı geliyor :( 
Böyle işte karışık durumdayım.
Tavsiye vermek isteyen şehir, bölüm, üniversite falan her türlü açığım haberiniz ola ;) . Yeppudaa'dan da ulaşabilirsiniz, twitter ile de ulaşabilirsiniz :)

Şu sıralar Oce Upon A Time'a devam ediyorum günde 5-10 bölüm izliyorum. Annem de kızıyor "yeter artık! nefret ettim şu diziden bırak artık" diyor :) ama ben yine de izliyorum ;)
Amigrumi'ye başladım. Çoook tatlış bir ayış yapıyoruz annemle. Annem kalın iple yapıyor ben daha ince iple yapıyorum. Onu da ayrı yazıda görürsünüz artık :)  

Bu yaz için çok ciddi planlarım var. Etamin işlemek, çanta dikmek gibi şeyler. Bakalım 2 yılın yorgunluğunu böyle atmaya çalışacağım ^^
K-drama izlemedim bu yaz, yeni dizi önerilerine de açığım artık balıklama atlamak istiyorum dizilerin filmlerin içine :)

Sınav stresi geçer geçmez de yeni kitabımı açtım önüme:

Kitabımızın arka kapak yazısı konusunu anatıyor içinden bir bölümü paylaşıyor.

resim çekmeye üşendiğimden resim ve arka kapak alıntıdır :)
Archer halen ona bakmaya devam ederken aynı yakıcı kızarıklığın boynundan yüzüne kadar yayıldığını gördü. Genç kadın katı bir vakar hissiyle ona bakarak dimdik oturuyordu.
''Elbette soruyorum.''
''Pekala o halde. Senin benden okumanı istediğin o mektupta şeyler vardı...'' ''Kocamın mektubu mu?'' ''Evet.''
''Benim o mektuptan korkacak bir şeyim yok, kesinlikle yok! Tek korktuğum şey, ailemin üzerine, senin ve May'in üzerine bir söz söylenmesi, bir skandal olmasıydı.''
Archer yüzünü ellerine doğru eğerek üzüntüyle yine, ''Aman Tanrım!'' diye inledi.
Bu hayıflanmanın ardından gelen sessizlik, son ve değiştirilemez olan şeylere özgü bir ağırlıkla üstlerine çöktü. Archer'da bu durum, kendi mezar taşının altında ezilmek gibi bir his uyandırıyordu. Geleceğinde yüreğindeki o ağır yükü kaldırabilecek hiçbir şey görmüyordu. Ne yerinden kıpırdadı, ne de gözlerini ellerinden yukarı kaldırdı. Gizli kalan göz yuvarlan, mutlak karanlığa bakmaya devam etti.

1800'lü yıllarda New York sosyetesini anlatıyor. konu hoş akıcı sayılabilecek anlatımda ama kitaptaki yazım hataları resmen insanın gözüne batıyor."ın" yerine "m"nin olması çok itici ve göz yorucu bence. kitabı bitirince son yorumumu da paylaşırım mutlaka :)

Öyle işte sözün özü "ben döndüm"
      Buralardayım sesinizi eksik etmeyin dostlar ^^

25 Nisan 2015 Cumartesi

HEP YAŞIM 19 ^_^

         Uzuuuuuun bi aradan sonra sizlerleyim. Yoğun akıcı bir sınav dönemi yine malum. Ama son yazımla aradaki fark şu ki artık 19 oldum :) 
Yani artık onlu yaşları bitiriyorum. Yani artık büyüdüm. Büyümüşüm. 
       Ama galiba hep genç kalacak olanlardanım çünkü kendimi büyümüş hissetmiyorum ben hala çocuğum. 
       Hala salıncakta sallanıp da kendisini uzay gemisiyle uçuyormuş gibi hisseden o küçük kızım ya da çocuk kitapları okuyarak eğlenebilen, hala sıkılınca ders kitaplarının "o"larının "ö"lerinin "d"lerinin falan içini boyayan, oyuncak dükkanlarını hala masal ülkesi olarak gören hala çizgi film izleyen, karahindiba görünce sekeseke gidip üfffleyen küçük kız. Benim o evet :) 
       Hatırlıyorum da bir zamanlar 10 yaş ne kadar da büyük gelirdi gözüme. 
       Sonra 15 yaş 
Google amca da unutmamış beni :)
       Sonra 18... 
       Ama işte o da bitti 19 oldum ya şaka gibi hala inanamıyorum. 
       Sonuç olarak geçen yıl doğum günümü paylaşamamıştım ama şimdi paylaşıyorum sizinle;
BEN BÜYÜMÜŞÜM!
Tamam rahatladım :)
Hepi börtdey banaaaa!
Alıkııış! 
Kapanış :D

Hadi hep birlikte üfleyelim :)